KİRAZLARDA BAKTERİYEL KANSER VE ZAMKLANMA HASTALIĞI

KİRAZLARDA BAKTERİYEL KANSER VE ZAMKLANMA HASTALIĞI

10 03 2021, Çarşamba
774
0

Türkiye, kiraz, vişne ve kayısı üretiminde Dünya sıralamasında iyi durumdadır. Son yıllarda özellikle kiraz ve kayısı ağaçlarında kısa sürede ölümlere neden olan hastalıklar görülmektedir. Hastalık etmeni tüm kiraz ve vişne üretim alanlarını etkileyerek her yıl artan oranlarda kayıplara neden olmaktadır.

Hastalığa neden olan Pseudomonas syringae’ nin neden olduğu bakteriyel kanser hastalığı dünyada kiraz üretimi yapılan her yerde yaygın olarak görülmekte ve kiraz üretimini önemli ölçüde etkilemektedir. Geniş bir konukçu dizisine sahip olan bakteri başta kiraz ve kayısı olmak üzere 80 kadar meyve türünün yanı sıra pek çok otsu bitki türünde de hastalık yapar.

Hastalığın karakteristik belirtileri çiçek demeti yanıklığı, sürgünlerde geriye doğru ölüm, yaprak ve meyve lekeleri, odun dokularında açık yaralar (kanser) ile birlikte zamklanma ve genel olarak meyve miktarında azalmalar şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Sert çekirdeklilerde bakteriyel kanser hastalığı aynı zamanda zamklanma, çiçek yanıklığı, geriye doğru ölüm, dal yanıklığı olarak da adlandırılmaktadır.

Hastalık etmeni gözlerden, çatlaklardan, yaralardan ve budama yerlerinden bitkiye girer ve kışı kanserlerin kenarlarındaki kabuk dokusunda, sağlıklı gözlerde ve sistemik olarak iletim demetlerinde geçirir.

İnce dallarda ve genç sürgünlerde enfeksiyon, genellikle yaprak dökümü sırasında ve kış aylarında meydana gelir. Bakteriler dallara göz diplerinden, budama yerlerinden ve yaprak izlerinden girer. Bakteri hücreler arasında hareket eder. Kabuk ve iletim demetlerine kadar ilerleyebilir.

Ana dal ve gövdede soğuk kış periyodunda kanser gelişimi yavaş olup, ilkbaharda kanser oluşumu hızla ilerler. Bakteri ilkbaharda kanserlerde çoğalmaya başlar ve yağmurla çiçeklere ve yapraklara yayılır.

 

BELİRTİLERİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI

Hastalık etmenleri gözler, çiçekler, yapraklar, meyveler, genç sürgünler, dallar ve ağacın gövdesinde zarar yapar. Çeşitli konukçular üzerindeki belirtileri oldukça değişiktir.

Enfekteli yaprak ve çiçek gözleri ilkbaharda açılamaz. Bu gözlerin dip kısımlarında küçük kanserler oluşur. Bu gözlerden açılan olursa da yaz başlarında buradan çıkan yapraklar solgunlaşır ve kurur. Uygun koşullarda çiçekte de enfeksiyonlar görülür. Hastalığa yakalanan çiçekler solar, kahverengi renk alır ve dalda asılı kalır.

Özellikle kayısı, erik ve kirazda, yapraklarda küçük, yuvarlak veya şekilsiz, başlangıçta soluk yeşil yağ lekesi görünüşünde, daha sonradan kahverengi renk alan san haleli lekeler oluşur. Bu lekeler sonradan kurur ve dökülür. Yapraklar saçma ile delinmiş gibi bir görünüm alır. Kanserli dalların uç kısımlarındaki yapraklar, ilkbahar sonları ve yaz aylarında solgunlaşıp ölebilir.

Kayısı meyvesinin çağla döneminde, yüzeysel ve meyvenin iriliğine göre 1-3 cm çapında lekeler oluşur. Bu lekeler başlangıçta yeşil yağlımsı görünüşte olup, yaşlandıkça koyulaşır. Kiraz meyvesinde ise küçük, kahverengi-siyah, hafifçe çökük lekeler oluşabilir. Lekelerin içinde zamk akıntısı görülebilir.

İnce dallar ve genç sürgünlerde, başlangıçta kabuk üzerinde kahverengi, küçük, çökük lekeler görülür. Bunlar enine ve boyuna büyümeye devam eder. Renkleri koyulaşır, sonra leke sürgünü çepeçevre sarar ve sürgün kurur. Kayısıda hastalık 1 2 yıllık sürgünlerde daha çok zarar yapar. Mayıs-haziran aylarında hasta sürgünlerde geriye doğru ölüm başlar. Geriye doğru ölümün 2-3 yıl devam etmesi halinde ağaçlar çalılaşır ve ürün hızla azalır,5-6 yıl sonra ağaçlar tamamen kurur. Ana dallar ve gövde üzerinde kanserler oluşur. Kanserli dokuların yüzeyi ıslak ve güneş yanığı görünümündedir, 1-2 yıl sonra bunların ilkbaharda sızıntı şeklinde zamk akıntısı oluşturduğu görülür.

Ülkemizde P.s.pv. syringae, tüm bölgelerimizde; P.s.pv. morsprunorum kirazda Marmara ve Ege Bölgesi, Bademde ise Ege Bölgesinde görülebilmektedir.

 

MÜCADELESİ

Kültürel Önlemler

-      Fidan üretiminde sağlıklı çöğür ve gözler kullanılmalıdır.

-      Ağır enfekteli ağaçlar sökülüp yakılmalıdır.

-      Ağaçlar üzerindeki kurumuş veya belirti bulunan dallar ve gövde üzerinde bulunan kanserler, sonbaharda ilaçlamadan önce, enfekteli kısmın 30-60 cm altından kesilerek yakılmalıdır.

-      Budamada kullanılan aletler her seferinde %10'luk sodyum hipoklorit daldırılarak dezenfekte edilmelidir.

-      Bahçede yabancı ot mücadelesi yapılmalıdır.

 

Kimyasal Mücadele

Meyvecilikte birçok hastalığın tedavisi mümkün değildir. Bu yüzden hastalıklardan korunma önem arz etmektedir. Bunun için alınabilecek önlemlerin başında koruyucu ilaçlama gelmektedir. Koruyucu ilaçlamalarda başvurulan en önemli preparat şüphesiz bordo bulamacı olmaktadır. Bordo bulamacı, yumuşak ve sert çekirdekli meyve ağaçlarında çok sayıda fungal ve bakteriyel hastalığa karşı koruyucu olarak kullanılan bir tarım ilacıdır.

Bordo bulamacı, kışın yaprağını döken ılıman iklim meyve türlerinden Kayısı, Şeftali, Erik, Kiraz, Vişne, Elma, Armut, Ayva gibi türlerin fidanları ve ağaçlarında, bakteri ve mantar kökenli hastalıklara karşı koruyucu olarak kullanılır. Sonbaharda yaprakların % 75’i ya da tamamı döküldüğünde ve ilkbaharda gözler uyanmadan önce meyve ağaçlarına bordo bulamacı uygulandığında, sezonda potansiyel olarak çıkabilecek pek çok hastalığa karşı koruyucu etki göstermektedir. Sonbahar ve ilkbaharda bordo bulamacı kullanılmadan fungal ve bakteriyel hastalıklarla mücadelede tam başarıya ulaşmak mümkün değildir. Bordo bulamacı uygun doz ve dönemde kullanıldığı zaman birçok fungal ve bakteriyel hastalıklara karşı koruyuculuk görevi yaptığı gibi, kış mevsimi içerisinde oluşabilecek olumsuz hava koşullarına ve don riskine karşı ağacımızın dayanıklılığını da artırmaktadır.

 

Ürününüz bol, kazancınız bereketli olsun.

 

Zir. Müh. Kübra Eke- Mart 2021

Yorum Yap