YUMURTA ÜRETİMİNDE KULLANILAN YETİŞTİRME SİSTEMLERİ

YUMURTA ÜRETİMİNDE KULLANILAN YETİŞTİRME SİSTEMLERİ

06 03 2020, Cuma
642
0

YUMURTA ÜRETİMİNDE KULLANILAN YETİŞTİRME SİSTEMLERİ

Yumurta tavukçuluğunda kullanılan yetiştirme sistemleri göz önüne alındığında refah düzeyi ve verimi üst düzeyde tek başına sağlayacak bir sistemin bulunmadığı görülmektedir. Ancak her bir yetiştirme sistemi için uygulanacak iyi bakım ve idare stratejileriyle refah düzeyi ve verim iyileştirebilmekte veya üst düzeylere getirilebilmektedir.

Konvansiyonel Kafes Sistemi: Önceleri ıslah çalışmaları için tavukların bireysel olarak barındırılması amacıyla yapılan kafesler zamanla tavukların gruplar halinde beraber barındırıldığı sistemlere dönüşmüş, bunu daha fazla sayıda tavuk barındırılabilen koloni kafeslerinin kullanımı izlemiştir. Tavukların küçük gruplar (5-7 tavuk) halinde veya bireysel olarak barındırılması esasına dayanmaktadır. Tavukların tüm ihtiyaçları kafes içerisinde karşılanmaktadır. Kafesler tek veya çok katlı olacak şekilde üretilmektedir. Tek katlı kafes sistemleri en eski model olup daha çok taşıma, hobi ve deneysel amaçla kullanılmaktadır. Endüstriyel tavuk yetiştiriciliğinde yüksek kapasite avantajı nedeniyle günümüzde en sık tercih edilen kafes tipleri 3-8 katlı sistemler olmakla birlikte 12 katlı örneklere de rastlanmaktadır. Kafeslerde yaygın olarak damla tipi suluklar (nipel) kullanılırken, diğer taraftan kap tipi suluklar da kullanılabilmektedir. Çok katlı sistemlerin yapımında batarya tipi ve kaliforniya tipi olarak adlandırılan başlıca iki tasarım bulunmaktadır. Kaliforniya tipinde kafesler tam olarak birbirinin üzerine gelmemektedir. Bu nedenle dışkı kafeslerin altında biriktirilmektedir. Bu kafes tipinde bataryalı sisteme göre daha fazla taban alanına ihtiyaç duyulmaktadır. Batarya kafes tiplerinde dışkının atılması için sıyırıcı ya da gübre taşıyıcı kemerler kullanılmaktadır. Ancak kemerler üzerindeki dışkının kurutulması gerekmektedir. Bu amaçla dışkı üzerine ısıtılmış taze hava gönderen hava tüpleri en sık kullanılan sistemlerdendir. Kafesin boyutları için bir sınırlama olmamakla birlikte günümüzde 60 tavuğu barındıracak büyüklükte üretilmektedir.

Altlıklı Sistem: Bu sistemde tavuklar zemin üzerine serilmiş altlık materyali üzerinde yerde barındırılmaktadır. Et üretiminde kullanılan tavukların tamamı ve damızlık yetiştiriciliğinin çoğu altlıklı kümeslerde yapılmaktadır. Altlık materyali olarak saman, odun talaşı, çeltik kavuzu, kum ve toprak sıklıkla kullanılmaktadır. Yumurtacı tavuklar açısından kümes içerisinde folluk ile tünek bulundurulmaktadır. Altlık sayesinde tavuklar toz banyosu, eşeleme ve yem arama gibi davranışları sergileyebilmektedirler.

Izgaralı Sistem: Altlıklı zeminle beraber, kümesin ortasında ya da uzun kenarlarında yer alan ızgaralı kısım olacak şekilde kurulmaktadır. Izgaralı kısım zeminden 80-90 cm yükseklikte bulunan ve tabanı tahta, plastik ya da tel örgüden imal edilmektedir. Yemlik, suluk ve folluklar bu katta bulunmakta ve folluklar sulukların 30-50 cm önünde yerleştirilmektedir. Altlıklı kısımda tavuklar toz banyosu, eşeleme gibi davranışlarını yapabilmektedir. Altlıklı kısmın tavuk başına en az 250 cm2 /tavuk olacak şekilde ve yerleşim sıklığının 9 tavuk/m2 ’yi aşmayacak şekilde planlanması gerekmektedir.

Çok Katlı Kafessiz Sistem: Folluklu, folluksuz ve bu sistemin ilk tiplerinden olan portal sistemlerden oluşabilmektedir. Aviary sistem barınağın dikey olarak kullanılmasını sağlayarak tavukların katlar arası hareket edebilmesine imkân vermektedir. Folluk entegre edilmeyen sistemde hayvanların bulunduğu alan ile folluklar arasında altlıklı bir alan bulunmakta ve bakıcı bu alanda gezebilmektedir. Folluk entegreli sistemde her katta genellikle iki sıra folluk bulunmaktadır. Çok katlı oluşu sebebiyle batarya tipi kafeslere benzemekte ancak katlar arasında tavuklar özgürce hareket edebilmektedir. Katlar arasında geçişi sağlamak amacıyla tünek, basamak, merdiven gibi yapılar kullanılmaktadır.

Serbest Sistem: Izgaralı ya da çok katlı kafessiz sistemlerin açık bir alanla kombine edilmesiyle bu sistem meydana gelmektedir. Bilinen en eski yetiştirme sistemlerinden olan bu sistem tavukların gün içerisinde barınak dışında da dolaşabilmelerine imkân sağlamaktadır. Tavuklar doğal davranışlarını sergileyebildiği geniş alana sahip olabilmekte ve güneş ışığından faydalanabilmektedirler. Öte yandan stres faktörlerinin azlığı ile tavukların sağlıklı olmasına katkıda bulunmaktadır. Bu sistemde kümesin dışa açılımı için yeterli sayıda çıkış deliği bulunmalı (1000 tavuk için en az 2 m dışarıya açılan açıklık bulunmalıdır) ve tavukların dolaşacağı dış alanın önemli ölçüde yeşil bitki örtüsüyle kaplı olması gerekmektedir. Dış ortam bazen serayla kapatılabilmektedir. Seranın hem altlık kalitesine hem de kümes içi sıcaklığın korunmasında önemli faydaları olduğu vurgulanmaktadır. Tavukların kum banyosu ihtiyacı tamamen kümes dışından karşılanıyorsa tavuklar günde en az 4 saat bu alanda vakit geçirmelidirler. Açık alanda hektar başına düşen tavuk sayısı 2500 (tavuk başına 4 m² ) olmalıdır.

Diğer Sistemler: Tamamen açık alanda, etrafı çevrilmiş, çadırlı veya mobil kümesler tavukların barındırılmasında sık olarak kullanılmayan alternatif sistemlerdendir. Mobil kümesler dış alanda tavukların ihtiyacı olan yeşil alanlara taşınabilmektedir. Kümeslere yem, su, elektrik sağlamadaki zorluklar ve gübrenin kontrolü bu sistemlerin en büyük dezavantajları olarak sayılabilmektedir. Diğer taraftan bu sistemde yetiştirilen tavukların vahşi hayvanlardan korunması bu sistemlerin uygulanmasını zora sokmaktadır.

YETİŞTİRME SİSTEMLERİNİN AVANTAJLARI VE DEZAVANTAJLARI

Konvensiyonel kafeslerin en önemli dezavantajı tavukların sınırlı hareket edebilmesidir. İş gücü düşük, tavuk ve elde edilen yumurta başına giderler az olduğu için tercih edilmektedir. Üstelik kafeslerde koksidiyozis ve ascaris gibi paraziter hastalıklar ile diğer hastalıkların görülme riski düşük düzeyde olduğundan avantajlı sayılmaktadır. Kafeslerde hijyenik şartlar daha kolay sağlanabilmektedir.

Altlıklı sistemde ölüm oranının zenginleştirilmiş kafeslere göre daha yüksek olduğu bildirilmiştir. Altlıklı sistemlerde ölüm oranının sebepleri arasında en çok erisipelas, kolibasilloz ve pastörellozisi içeren bakteriyel enfeksiyonlar yer almaktadır. Zenginleştirilmiş kafes sistemleri, içerisinde barındırdığı ekipmanlarla tavukların bazı normal davranışlarını sergilemesine olanak sağlamaktadır. Özellikle kafeslerdeki tüneklerin tavuklarda yemden yararlanma üzerine olumlu etkisi olabileceği ve tavukların kemik yapısını sağlamlaştırdığı bildirilmektedir. Ancak bu sistem de tavuklara yeterli kemik gelişimine uygun hareket imkânı sağlayamamaktadır. Kullanılan tüneklerin yerleşimi atlama esnasında kemik kırıklarına sebep olabilmektedir. Tüneklerin uygun şekilde yerleştirilmesinin yaralanma ve sakatlanma riskini azalttığı vurgulanmıştır. Tünek kullanan tavuklarda saldırganlığın azaldığı, yakalanmaya karşı direnmedikleri ve canlı ağırlıklarının tünek kullanmayanlara oranla yüksek olduğu gözlenmiştir.

Kafessiz sistemlerde özellikle vahşi hayvanlar, diğer kuşlar, hastalıklar ve gaga kesimi ağrı kaynağı olabilmektedir. Bu sistemlerde kanibalizm ve tüy çekme sık görüldüğünden gaga kesimi tartışmalı konular arasında yer almaktadır. Amerika’da ise kanibalizm ve tüy çekmeyi azaltmak için gaga kesimi yapılmaktadır. Korku da ağrı gibi refah göstergesi olarak bilinmektedir. Bu sistemlerde yetiştirilen tavuklar çevresel faktörlerin etkisiyle korkuya maruz kalabilmektir. Kafessiz sistemlerde tavuklar doğal davranışlarını sergileyebildiği geniş alana sahip olabilmekte ve freerange sistemlerde güneş ışığından da faydalanabilmektedirler. Öte yandan stres faktörlerinin azalması tavukların sağlıklı olmasına katkıda bulunmaktadır. Özellikle dış alanda gezinen tavuklar eşeleme, toz banyosu, yem arama gibi davranışlarını sergileyebilmektedirler. Tavuklardaki ayak sağılığında en yaygın görülen problemler ayak tabanı dermatiti, şişkinlik, hiperkeratoz ve aşırı tırnak uzamasıdır. Ayak parmaklarındaki hiperkeratoza zenginleştirilmiş kafeste konvensiyonel kafese kıyasla daha az rastlanmaktadır.Aşırı uzamış tırnaklar kolayca kırılabileceğinden kanamaya yol açarak hayvanları enfeksiyonlara duyarlı kılmaktadır. Kafessiz sistemler eşeleme davranışına olanak sağladığından aşırı tırnak uzamasının önüne geçilmektedir.

Kanatlıların bakım ve idaresinde hava kalitesi solunum sisteminde önemli bir rol oynamaktadır. Düşük hava kalitesi özellikle havada asılı halde bulunan bakterilerin taşınması ile ilişkili olarak hayvan sağlığı üzerinde olumsuz etkiye sahiptir. Yüksek toz konsantrasyonu yumurtacı tavuklarda yüksek ölüm oranına sebep olmaktadır. Hava kalitesinin zenginleştirilmiş kafeslere kıyasla ızgaralı ve aviary sistemlerde daha düşük olduğu görülmüştür. Yumurta kalite özellikleri bakımından yapılan incelemelerde, zenginleştirilmiş kafes ile konvensiyonel kafes sisteminden elde edilen yumurtalarda ağırlık bakımından farklılık bulunmamıştır.

Yorum Yap